‘1 Mayıs’ baskınlarında tutuklu sayısı 77 oldu: Cumhuriyet tutuklananların ifadelerine ulaştı – Son Dakika Türkiye Haberleri
İstanbul'da Taksim Meydanı, Anayasa Mahkemesi'nin kararına rağmen 1 Mayıs'ta işçi ve işçilere kapatıldı. 1 Mayıs'ta Saraçhane'de toplanan binlerce kişi Taksim'e gitmek istedi. Protestocularla polis arasında çatışma çıktı.
Olay günü gözaltına alınanlardan 50'si tutuklanırken, ardından sabah erken saatlerde evlere baskın düzenlendi. Üçüncü baskında önceki gün 27 kişi yakalanıp tutuklandı.
“YASAK VARSA POLİS BENİ NEDEN ALINDI?”
Cumhuriyet'in tutukluların polise, savcılığa ve hakime verdiği ifadelere erişimi vardı. Tutuklananlar arasında yer alan Mimar Sinan'ın öğrencisi Batuhan Yanar, polisteki soru üzerine “Cevap vermek istemiyorum çünkü bunun bana yöneltilen suçlamalarla hiçbir ilgisi yok” dedi: “Siz örgüt üyesi misiniz?” bir sivil toplum kuruluşu, dernek ya da birlik mi?” Açıklamasının devamında ise olay günü sosyal medyada yaşanan protestodan haberdar olduğunu, CHP ve DİSK'in itirazına tek başına katıldığını, yasak kararı olduğundan haberi olmadığını söyledi. , polis arama noktasından alana girerek “Yasaklama kararı olsaydı polis tarafından alana nasıl girebilirdim?” diye sorduğunu ifade etti. “Polislere pankartla vurduğu” suçlamasını reddeden Yanar, şunları söyledi: “Olay sırasında çok sayıda çatışma yaşandı. Bana gösterilen fotoğrafta polislere pankartla vurduğum iddia edildi ama vurmadım. onları herhangi bir şekilde etkileyebilir.”
“ÖĞRENCİ OLARAK SAĞLIK SORUNLARIM VE DURUMLARIM VAR”
Üniversite öğrencisi Öyküm Bozbay, CHP ve DİSK'in itirazı üzerine eyleme katıldığını, yasak kararından haberi olmadığını, kendisine gösterilen kişinin kendisi olduğunu, ikinci duruşmada ise kişiden emin olmadığını söyledi. Fotoğraf. Sağlık sorunu yaşadığını öne süren Bozbey, hakimlikteki ifadesinde şunları söyledi: “Eğer kendimi tutuklanmamı gerektirecek bir durumda bulursam, sağlık sorunlarım ve tutuklu olmam dikkate alınarak adli kontrol tedbirlerinin alınmasını rica ediyorum. öğrenci.”
Blogger Tuner Tekin, normalde 1 Mayıs'ı kutlayan bir kişi olduğunu, eyleme tek başına gittiğini, CHP ve DİSK'in çağrıları üzerine eyleme katıldığını söyledi. Kendisine gösterilen fotoğraftaki kişinin kendisi olduğunu ancak kavga sırasında çekildiği için vuruyormuş gibi göründüğünü ancak polise vurmadığını söyledi.
“ÇALIŞAN BİR EMEKLİYİM”
Tutuklananlardan Ali Mişe, Sulh Ceza Hakimliği'ndeki ifadesinde 1 Mayıs'a katıldığını ancak herhangi bir suç işlemediğini belirtti. Tutuklananlardan Cemalettin Apa, emekli olduğunu ancak bakmakla yükümlü olduğu iki çocuğunun yanında çalıştığını söyledi. Görüntülerdeki kişinin kendisi olmadığını söyleyen Apa, iddiaları kabul etmedi. Ali Öztutan, sendikaların isteği üzerine 1 Mayıs'ta Saraçhane'ye gittiğini, polis arama noktalarından defalarca geçtiğini, dosyada 3 fotoğraf bulunduğunu, olaya karışan kişinin kendisi olduğunu belirterek suçlamaları kabul etmedi. iki fotoğrafın bulunduğunu ancak polis tarafından vurulduğu sırada kendisinin o olmadığını ve kıyafetlerin benzerliğinden dolayı kimlik tespitinin yapıldığını belirtti.
“OĞLUMU GÖZLEYEN KİMSE YOK, ONA ADLİ KONTROL VERİN”
Tutuklananlardan Cemil Kapar, hakim önündeki sorgusunda, oraya herhangi bir şiddet eylemi gerçekleştirmek amacıyla gitmediğini, böyle bir eylemde bulunmadığını, yıllık cirosu 8 milyon olan bir şirketinin sahibi olduğunu beyan etti. tutuklanması durumunda mağdur olacağını, bakması gereken bir çocuğunun olduğunu ve çocuğuna bakacak kimsenin bulunmadığını, adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasını istediğini söyledi. Taner Tekin de, bakmakla yükümlü olduğu bir ailesi olduğunu, tutuklanması halinde ailesinin mağdur olacağını söyleyerek suçlamaları reddetti.